Türkiye’de çoğu kişinin ister uzun süreli isterse de kısa süreli bir İstanbul geçmişi vardır. Beşiktaş, Moda, Üsküdar gibi güzellikleri bulunurken üçüncü köprü, zenginler için devasa yaşam alanları ve çılgın projeler ile daha fazla rant sağlamak amacıyla parmakla gösterilebilen yeşil alanlar da yavaş yavaş yok olmakta. İstanbul her gün amaçsızca ve gereksizce büyüyen bir mega kent durumuna gelmiş bulunmakta. Ekümenopolis ise ucu olmayan şehir sloganıyla tam bu noktada devreye giriyor.

İnsanlar isterse ekoloji savunucusu olsun, isterlerse tüketim toplumunun bir parçası olsun İstanbul’daki hızla büyüyen betonlaşmadan oldukça şikayetçi. Ben ise sizlere bir kaç yıl izlediğim bir şehir belgeselden bahsediyorum, eğer izlemediyseniz mutlaka izlemelisiniz. Belgeselin adı ise Ekümenopolis. Belgesel İstanbul’da yaşanan ve betonlaşmayı azaltacak çözümleri anlatmakta, kentselleşme adına kısa vadeli çözümler sunmakta. Ayrıca yapılan kentsel dönüşüm ve köprü projelerindeki yanlışlıkları göz önüne sürmekte.