Facebook

Facebook: Topluluğun Parçası Olmak

Geçen günlerde Evren Günlüğü, Berfin Dağ ile birlikte bir canlı yaptı. Bu sohbet ortasında ‘dijital göçmen’ kelimesi kullanıldı, yani teknolojik gelişmelere hayatının belli bir döneminde dahil olmuş insanlara verilen genel başlık bu ama konumuz bu değil, sadece adını sevdim. İster dijital göçmen, ister dijital yerli olalım hepimizin elinde iyi kötü akıllı telefon var ve dünyada genç/yaşlı ayırt etmeden artık 2 milyar insan aktif olarak Facebook kullanıyor.

Gelin size çok kısaca, sanki hiç bilmiyormuşçasına Facebook’u tanıtalım. Beş adet öğrencinin birleşip ‘abi Amerikan okullarını bir portalda birleştirelim’ diyerek kurduğu sosyal platformdu. Şimdi ise senin ‘bak buraya gittiğimi herkese göstermeliyim’ diyerek fotoğraf attığın, benim ‘kızlar bakın ne kadar kültürlü bir sapiensim’ dediğim sosyal platform oldu. Aramızdaki fark bu bebeğim, ben elitim. Şaka bir yana ama gün gün çoğu insanların sosyal olmayı birkaç fotoğrafa indirgediği çok güzel bir platform Facebook. İstediğimiz zaman canlı yayınlar yapıyor ve diğer arkadaşlarımıza ‘bilmem ne keyfimiz’ açıklaması ile nispet yapabiliyoruz.

Kişisel Blogların Devri Bitti Mi?

Kişisel Blogların Devri Bitti Mi?

Bir blog yazarı olarak değil de bundan öte iyi bir blog okuyucusu olduğumu düşünerek ‘kişisel blogların devri bitti mi?’ başlıklı bir yazı hazırlamak istedim. Bilen bilir ki neredeyse 2008 yılından beri az çok demeyip, boş geçmeyip saçma birkaç girişim ile blog dünyasının kenarından köşesinden tuttum ve bıraktım. Peki biz bu konuya nereden geldik? Başka bir platformda işler çıkaran yazar arkadaşım ile konuşmamız esnasında blog yazarlarının devri bitti, kişisel blogların yerini artık insanların özel hayatına karışan makyaj blogları aldı’ düşünceleri üzerinden tartışmaya başladık. Sonunda ikimiz de kişisel blogların eskisi gibi talep görmediğini noktasında buluştuk. Ortak bir noktada buluştuk ama gerçekten durum böyle mi? Kişisel blogların devri bitti mi? Ben buna henüz emin değilim. Pinterest üzerinden denk geldiğim yabancı blogda okuduğum ‘Are Personal Blogs Dead?’ başlıklı yazı ise bu konuya tuz biber oldu.

Freelance Ekosistem ve Ayakta Kalmak

Freelance Ekosistem ve Ayakta Kalmak

Selam işsizler, selam yirmi liraya logo tasarlayanlar, selam yüz kelimeyi bir liraya yazan arkadaşlar, on liraya wordpress kurup kendine webmaster diyen insanlar ve geri kalanlar. Bu yazıda sizlere farklı bir konudan bahsedeceğim. Yakın zamanda adını daha fazla duyacağınızı umduğum freelance ekosistem ya da freelancer ekosistem mevzusundan bahsetmek istiyorum. Bu konuya beni iten şey insanların düzenli bir işimin olmamasına rağmen hayatımı idame ettirebilmeme hayranlıkla bakmaları oldu (pek hayranlıkla bakmıyorlar aslında). Çayınızı kahvenizi hazırlayın, kullanıyorsanız gözlüklerinizi takın çünkü freelance nedir ne değildir, freelancer olmak, freelance çalışmak ve freelance ekosistem, avantajlar ve dezavantajlar üzerine biraz uzun bir yazı olabilir. Umarım okurken sıkılıyor olmazsınız.

5 Yıl Sonra Kendinizi Nerede Görüyorsunuz?

5 Yıl Sonra Kendinizi Nerede Görüyorsunuz?

5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz sorusu sanırım son zamanlarda sıkça karşılaştığım soru cümlelerinden bir tanesi oldu. Hayatın belli dönemlerinde belli soruları sık sık duyarsınız. Bu sorular küçükken ‘büyüyünce ne olacaksın’, biraz daha ergenlikte ‘üniversitede hangi bölümü yazacaksın’, benim gibi iş arama çağına geldiğinizde ise ‘5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?’ şeklini alıyor.

Sayın insan kaynakları personelleri, müdürleri buradan size ve iş verenlere sesleniyorum. Kimse bunun cevabını ‘kendimi sizin koltuğunuzda otururken görüyorum’ olarak vermeyecek. Bu yüzden kimsenin hayata bakış açısını özetlemek için bu sorunun cevabını beklemeyin. Çünkü biz millet olarak kendimizden bir tık üstün kişilerden bile çekinen bir toplumuz ve cesaret isteyen cevaplar vermekten aciziz.

Lojistik Bölümü Okumak Üzerine

Lojistik Bölümü Okumak Üzerine

Yaz yaklaşıyor, bir eğitim-öğretim döneminin daha sonuna doğru geliyoruz. Bazı arkadaşlarımız ise üniversite sınavına girip kendilerine yeni bir umut kapısı doğuracaklar. Bende bu yazıda ön lisans mezunu olduğunu lojistik bölümü hakkında bilgi vermek istedim. Sınav yaklaştıkça eş, dost, akraba gelip ‘sen lojistik okudun, nasıldı, bizim çocuğu bir aydınlat’ şeklinde sorular soruyorlar. Bende böyle bir yazı hazırlayıp lojistik okumak isteyen arkadaşlara kendi deneyimimi sunmak istiyorum.