Bu aralar kendimi, reklamlardaki sıradan bulaşık deterjanları gibi hissediyorum. Dikey Geçiş Sınavı, işler güçler filan derken tam anlamıyla beynim beni terk etti. Gumball isimli çizgi filmi bilirsiniz, orada böyle bir sahne vardı. Şimdi siz hemen “adam 22 yaşına gelmiş, çizgi film izliyor” demeden ben asıl konuya girişeyim. Semih Keçecioğlu beni ‘ Satır Arası ‘ isimli yazıya etiketlemiş, yani bildiğimiz terimle bu bir mim etkinliği. O zaman şov başlasın!

Ayraç

1 – Blog Yazmaya Nasıl Başladım?

Güzel başladım, tam olarak liseye yeni başladığım zamanlarda ‘oktayusx’ isimli bir blogum vardı. Ne güzel isim ama değil mi? O zamanında popüler oyunlarından bir tanesinde kullandığım isimdi. Sonra zamanla bu değişti filan derken çok uzun süre blog adına parmağımı kıpırdatmadım. O zamanlar ne yazdığım hakkımda pek bir fikrim kalmadı ama hakkımda sayfasından blog yazarlığı geçmişimi inceleyebilirsiniz.

Sonra eski tanıdık birisinden blog teklifi geldi, dedim ki ucunda para varsa elbette yaparım. Sonra ben bir gaza geldim ve bu kişisel blog kategorisi altında yer alabilecek blogumu açtım. Neyse, iyi ki açmışım be!

2 – Daha Önceden Yazmadığım Bir Tarz Olsaydı Bu Ne Olurdu?

Bu aralar gezi yazıları yazmayı çok istiyorum fakat tek başıma bu gezi rotasını planlamam gerekiyor. İstanbul beton bir şehir ama gezilip görülmesi gerek güzel yerler hala var.

Buna ek olarak araştırma kategorisi altında merak ettiğim yazıları yazmak istiyorum ama çok uğraş gerektiriyor. Çünkü işin içine kendi düşüncelerinizden çok bilimsel, tarihsel kanıtlar da giriyor. Bir heves ettik, bakalım nasıl olacak.

3 – Bloglarda En Çok Okumayı Sevdiğim Konular Nelerdir?

Kitap yorumu yazan blogları sıkı takip ediyorum ama bir kaçı tatilde sanırım, biraz kitap yorumu yazan bloggerler durgun. Gezi yazılarını seve seve okurum. Kendime ufak ufak gidecek yerler çıkardım hatta birkaç blogdan.

Kişisel blogları unutmayalım, arada kaynamasın. Daha çok kendinden bir parça sunan kişisel blogları okumaktan hoşlanıyorum.

4 – Hayatta En Çok Yapmak İstediğim 3 Şey Nedir?

Ufak bir listem var, onun ufak bir kısmını tamamlamak başta gelir. Hiç ilgim ve alakam olmasa da Himalayalar’da yoga yapmak istiyorum. Sanki bunu gerçekleştirsem Dünyanın kalbine el dokunduracakmış* gibi his var içimde.

Son olarak, tek başıma bir seyahate çıkma isteğim bu aralar ağır basıyor.

Ayraç

Satır Arası

Bir mim daha sonuna geldik, ufak ufak cevaplar vermeye çalıştım. Ben blog yazarlarını mimlemiyorum ama buradan görüp elbette konu hakkında sizde kendi fikirlerinizi belirtebilirsiniz. Hatta bana blog adresinizi iletin, buraya ekleyelim.

* Dünyanın kalbine el dokundurmaktan kastım argo bir kelimeydi ve bu kelime grubunu ben uydurdum. Yani o kelimede anlam aramayın, boş verin. Özelden aslında ne demek istediğimi ben size yazarım 🙂

6 Comments

  1. ” Dünyanın kalbine el dokundurmak ” bunu bilmek isterim 🙂 Her zaman ki gibi başarılı bir yazı.

    • Oktay

      Teşekkür ederim, aramızda konuşuruz o konuyu 🙂

  2. Argo kelime grubun sözlükte entry bile aldı, o kadar etki etmiş 😂 (yazıyı okuyan şahıs bir yorum bıraksaydı iyi olurdu, belki onaylamamış da olabilirsiniz her neyse)

    Gumball çizgi filmini çok gördüm ama hiç izlemedim sanırım. Tekrar karşılaşınca benim de izleyesim geldi.

    İstanbul beton şehir olabilir ama Balat gibi geçmişle iç içe olabileceğimiz bir semt var, bilirsin belki. Gezi yazısı için orayı iyice gezip yazabilirsin yazını benden demesi.

    Araştırma kategorisi altındaki yazılarını bekliyor olacağım. Yine bir öneri, Balat semtinin tarihini vs. araştırıp yazabilirsin.

    Himalayalar’da yoga yapmak… Hayal gücüne hayran kaldım 😂 Bu aralar benim de tek başıma gezesim geliyor ama sanki o uygun zaman bir türlü gelmiyormuş gibi.

    Şutladığım mimi yanıtsız bırakmadığın için ve ayrıca beleş link için teşekkürler.

    • Oktay

      Valla az kalsın o terimle ünlü oluyorduk 😀 Gezi yazısı yazmak için aslında çok güzel bir yerde yaşıyorum, evden 10 dakika yürüsem Eyüp Sultan Camii’sindeyim, biraz yukarı çıksam Pierre Loti’ye denk geliyor. Balat’a da belki iki hafta bir uğruyorum, hesaplamasını yapmadım 🙂 Ama gel gelelim sanırım ben biraz blog yazarken üşengeç olabiliyorum, ufak bir itiraf bu da.

  3. Bu mim de çok güzelmiş, sanırım ben de davet aldım ve nasıl yanıtlarımı bilmiyorum… çok içten ve samimi olmuş, kalemine sağlık 😉
    Şu yoga olayı enteresan gerçekten, umarım gerçekleşir 😉

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.