Doppler – Erlend Loe

Ben her zaman kendi kendime şikayet eden bir tip olmuşumdur, mesela bunlardan bir tanesi de yapacağım dediğim şeyleri uzun bir süre daha yapmamak gibi. Mesela ne mi? Yeri geldi örnek vereyim; kitap okumak. Neredeyse uzun süre boyunca elime birçok kitap aldım ama hiçbirini okumadan es geçtim, kitaplığıma kaldırdım. Uzun bir süre sonra kitap okuma fırsatını Doppler ile buldum. Bildiğimiz Dünyanın Sonu gibi güzel bir kapitalizm eleştiri yapan kitabın yazarı olan Erlend Loe tarafından yazılmış yine komik ve düşündürücü bir kapitalizm eleştirisi içeren kitap Doppler.

Doppler, anti-kapitalist karakteri anlatan ve karakterin ismini taşıyan bir kitap. Hoş gel gelelim anti-kapitalist demek doğru olmaz fakat karakterimiz Doppler başına gelen birkaç parça olaydan sonra aydınlanıyor, ormanda yaşamaya başlıyor ve eğilimleri bu yöne doğru gerçekleşiyor.

İnsanlardan hoşlanmıyorum. Yaptıklarından hoşlanmıyorum. Temsil ettiklerinden hoşlanmıyorum. Söylediklerinden hoşlanmıyorum.

Doppler – Erlend Loe , Sayfa 24

Doppler ile iki bira içelim kalkarız dediğimiz leş bir iş çıkışı aktivitesi sonrası Taksim’de, Yapı Kredi Kültür Sanat binasında tanıştık. Kendimi tekrar okumaya alıştırmak için çerezlik kitaplar arıyordum. Bunu neden mi anlatıyorum? Sonra demeyin bana bu kitap hangi yayın evine ait, nereden alırız diye. Yeri gelmişken bunu da söyleyeyim; Yapı Kredi Kültür Sanat binasında birçok yerli/yabancı yazım sürekli indirimde, benim gibi kitaba biçilen maddi değere bir tarafıyla gülenler için güzel bir fırsat. Nasıl olsa manyak gibi kitap okuyan bir ülkeyiz, yeni kitap vergisi de malum, tasarruf önemli. Neyse, biz kitaba gelelim…

---

Şimdi suratımda şeytani bir gülümsemeyle son faturamı ödemiş olduğumu anlıyorum. Bir daha asla fatura ödemeyeceğim. Takastan, hırsızlıktan ve ormandan geçineceğim. Ben ölünce de orman benden geçinecek. Anlaşma böyle.

Doppler – Erlend Loe , Sayfa 53

Sevgili karakterimiz işe gitmediği bir günde ormanda bisikleti ile dolaşmaya başlıyor. Norveç tabi orası, şehrin yanı bile orman babacım, hemen dikmiyorlar oralara lüks konutları. Doppler, ormanda dolaşırken düşüyor ve kafasını vuruyor ve dünya bir dakikalığına güzelleşip ortaya 116 sayfalık Doppler kitabı çıkıyor.

Karakterimiz kötü bir düşüş gerçekleştiriyor ve uzun bir süre olduğu yerden kalkamıyor. Yerde bulunduğu süre boyunca hayatta yaptığı birçok şeyin manasız olduğunu düşünmeye başlıyor ve ormanın içinde mutluluğu bulduğunu fark ediyor. O birçok manasız şey ise yeni banyo için fayans seçimi, salonla birleşen mutfak için mobilya seçimi gibi listeyse uzayıp gidiyor.

Gerçek mutluluğu ormanda bulan Andreas Doppler, hayatının geri kalanını parasız olarak ormanda geçirme kararı alıyor. Alışverişlerde ise ya geyik eti takasını konusunda mal sahiplerini ikna etmek zorunda ya da hırsızlık yapmak zorunda.

Kitap, sade bir dille yazılmış eğlenceli bir sistem eleştirisi. Alıp okumanızı tavsiye ediyorum. Bende kitap yorumu yazmayı özlemişim. Doppler kitabı son iki sayfasında şöyle bir yazıya yer verir; “Devamı Gelecek”, “İnşallah”.