Toni Spyra isimli sanatçının yaptığı bir çalışmadan görüntü.

Beynim Kadar Boş Bir Blog

Beynim kadar boş bir blog sitesinden, başlangıç cümlesini yazmadan önce pamuk kalpler kadar tertemiz olan bir word sayfasından herkese selamlar. Hiç bir şeyler yazmaya başlıyayım derken ekran karşısında salağa bağladınız mı? Ben bağladım, toplamda 2 ay!

Sanırım bu benim ikinci ‘neden blog bu kadar boş kaldı’ başlığını alması gereken yazım. Dile kolay iki ay. Bu iki ay süresince ülkede çocuklar doğdu, insanlar öldü, insanlar öldürüldü, gazeteciler içeri atıldı, bostanlar yıkıldı, klavyemin sağ yön tuşu bozuldu.

Mazeretim var şikayetçiyim ben

Mazeretim Var Şikayetçiyim Ben

Merhabalar, en son yazdığım yazının üzerinden tam iki hafta geçmiş. Bunun nedenlerini sırasıyla yazacağım ama en önemli nedeni hala bir plan kuramamam ve müsait olamama durumuyla oluşan üşengeçmiş. Ama bu yazının amacı ‘Kedidir O Kedi’ yazısındaki gibi tamamen karalama (şahıs veya kurumsal bir kötüleme de dâhil), bunu bilmenizi de isterim.

Yenilik Güzeldir

Yenilik Güzeldir

Merhaba dostlar, fark ettiyseniz blog tasarımı değişti. Tabi sadece bununla kalmadı, bir çok gözle görülmeyecek kadar ufak fakat benim için önemli değişiklikler yaptım. Sadece blog üzerinde mi? Tabii ki hayır. Sizlere biraz bunlardan bahsetmek istiyorum, hem uzun zamandır dünyevi işler dolayısıyla yazı girmiyordum bu da bahane yazı yazmak için bahane olacak. Değişiklik iyidir, yenilik güzeldir…

Fanus Dipli Dünya

Bu Aralar Ne Yapıyorum?

Selam millet, buraya yaklaşık iki haftadır (evet evet on beş gün olmuş) yazı yazmadığı gördüm. Eski sorumsuz blog yazarı hallerime düşmemek için hemen bir güncelleme geçmek istedim (bu güncelleme geçmek terimine yeni alıştım, bayıldım ama doğru yerde kullandım mı bilmiyorum). Şimdi bu yazıda amaçsızca sizlere yazmadığım süre boyunca ne yaptığımdan bahsedeceğim ve tatlı tatlı biraz dert yanacağım. Benden başka kimsenin umrunda olmasa da ben bu aralar ne yapıyorum?

Vize Saçmalığı

Başlamadan: Vize Saçmalığı

Hadi ikinci dönemin başında bir hafta devamsızlık yapalım, kırk günlük tatili elli güne uzatalım; daha sınavlara çok var not tutarız, illa buluruz o notları derken dördüncü dönemin vize haftasına girmiş bulunmaktayız.

Şahsen ben bu dönemden on tane derse giriyorum ve ikinci yarıyıldan kalan üç tane dersim var (istatistik, ticaret hukuku ve genel muhasebe; hiç beceremem). Ayrıca ortalamam 1.94 olup mezuniyet ortalaması olan 2.00’a çok yakın. Bunları sırf yazı uzun olsun diye yazıyorum, tamamen beni ilgilendiren konular farkındayım.

Ne diyorduk? Vize denen saçmalık… Yukarıdaki hesaba bakarsak toplamda ben on üç dersin vizesine hazırlanmaktayım, bunların finali var. Vizelerden bir tanesinde sunum yer almakta, bir tanesinin %20’si de ödev puanını içermekte. Öğretim görevlilerinin bir kaçı da sağ olsun gayet sınav konusunda yardımcı davranırken bazıları da bizi bırakmak için elinden geleni yapıyor.